Bizden ipucu bırakması, sizden takibini yapması. Unutmayın, SSPE, Otizm’in ölümcül formudur. Aralarındaki tek fark budur. Birileri zararsız, halim selim ve hatta çocuk oyuncağı kızamığı “elimine” edeceğim derken, arada “birkaç” can mı elimine etmiş? Emri veren kim, uygulayanlar kimlermiş?

Mehmet Ceyhan: “SSPE vakalarının bildirilen sayısında da 1986 yılından sonra azalma saptanmışken, 2000 yılından itibaren yeniden bir artış gözlenmektedir.”
Kızamık Aşısı ve Ülkemizdeki Durum, 

DSÖ “zıpla” dediğinde Türkiye bürokratları ne der? Ne kadar yükseğe efendim?

Türkiye’de Kızamık Aşılaması ve SSPE Sorunsalı Kronolojik Gelişimi

1970’ler – 1987 arası 8. ve 15. aylarda tekli kızamık aşısı (MV-Monovalan kızamık aşısı) 
1987 – 1998 9. Ayın sonu, tekli (MV) kızamık aşısı 
1998 Doğumdan itibaren 3 doz uygulanmak üzere Hepatit B aşısı takvime alınıyor
2000-1 Mehmet Ceyhan, 60 ay boyunca takibini yaptığı kızamık aşılaması şema değişiklik deneyini yayımlıyor (klink deney 1995’lerde başlamış olmalı.)

https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0264410X01002079

Immunogenicity and efficacy of one dose measles-mumps-rubella (MMR) vaccine at twelve months of age as compared to monovalent measles vaccination at nine months followed by MMR revaccination at fifteen months of ageM Ceyhan 1, G Kanra, G Erdem, B KanraPMID: 11483273 DOI: 10.1016/s0264-410x(01)00207-9
Gelişmiş ülkeler MMR (KKK) vuruyor, DSÖ bize (gelişmekte olan ülke, Türkiye’ye) tekli kızamık aşısı (MV) öneriyor, bizde de o yüzden devletin ücretsiz sağladığı 9. ay aşısı üzerine doktorlar bir de 15. ayda karma MMR ile aşılama önermek durumunda kalıyor serzenişinden yola çıkarak, Ankara’da 937 çocuk üzerinde MMR ve tekli kızamık aşısı karşılaştırma deneyi yürütüyor.

Deney 1000 çocukla başlıyor ve belli ki bazı anne-babalar aşılamadan sonra “fikir değiştirip” çocuklarını deneyden çekiyor, bazıları da işe bakın ki, tersine göç şeklinde “Ankara dışına taşınmaya” karar veriyor. Ama merak etmeyin, aşıdan zarar gören hiç olmuyor esasında(!)
12 ayın altında vurulan kızamık aşısında, bebeğe anneden aktarılan antikorların “aşının tutmasını” engellediği savından hareketle, ilginç şekilde Ceyhan, 9. Ayda vurulan tekli kızamık aşısından sonraki antikor yanıtı ve ne kadar sürdüğü yerine, 9. Aydaki aşılamadan önceki titerler ile 15. Ayda 2. kere ancak bu defa aseptik menenjite yol açısı ile meşhur Urabe suşlu (kabakulak) Fransız MMR’ını vurduktan sonraki antikorlara bakıyor ve bunu da 12. Ayda tek doz MMR verdiği çocuklarınki ile karşılaştırıyor.

60 aylık takip boyunca çift aşı görmüş 12 çocuk (aşıdan sonraki 12-36 ay içinde) kızamık geçirirken, MMR sonrası 0 vaka tespit ediliyor. İşin ilginç tarafı, bu kızamık vakalar arasında epidemiyolojik hiçbir bağ yok. “Canlı virüs” aşılarından peşpeşe 2 tane olan çocukların daha sonra kızamık geliştirmesini sorgulamıyorlar.  
İtiraflar:

Ceyhan bu deneyi Birleşmiş Milletler (DSÖ’nün bağlı olduğu kuruluş) fonu ile yürütüyor ve California’da sunumu yapılıyor. Ayrıca Sağlık Bakanlığı onaylı. Her şey bilgileri dahilinde yani.

Çocuklara tek doz (ve tekli) kızamık aşısı vuruluyor dendiği yıllarda, devletin ücretsiz sunduğu 9 ay aşısı yanında çocuk doktorlarının ailelere Sanofi marka MMR (kızamık-kabakulak-kızamıkçık) aşısı önerdiklerini öğreniyoruz.

9. Ay aşılamasından önceki kızamık antikor düzeyleri ölçümlenen bebeklerin %8.1’inin kızamığa o an için bağışık olduğu tespit edilmiş olmasına rağmen Ceyhan ve ekibi aynı çocuklara iki farklı aşıyı 6 ay arayla vurmakta sakınca görmemiş.

Önerilen 2. doz karma kızamık aşılaması çocuklarda immünosüpresif etki gösteriyor ve enfeksiyona yatkınlaştırıcı oluyormuş.

1994’lü yıllara dayanan çalışmalar zaten kızamık aşılamasının bu etkisini ortaya koymuş olmasına rağmen böylesi bir deneye girilerek çocukların hayatı da tehlikeye atılmış.

https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/8193495/

Immunosuppression after measles vaccination,
PMID: 8193495 DOI: 10.1111/j.1651-2227.1994.tb13043.x

SORU: Acaba bu deneye kayıtlı çocuklar arasından hiç SSPE veya kardeşi Otizm geliştiren olmuş mudur? Ceyhan ve ekibi bunun da takibini yapmış mıdır? Birileri Ceyhan’ın aktivitelerini takibe almak ister mi?

2002-2010 Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) emriyle Türkiye’de Kızamık

ve Kızamıkçığın Eliminasyonu ve Konjenital Kızamıkçık

Sendromunun Engellenmesi Programı’na başlanıyor

 

Türkiye’de tekli kızamıkçık aşısı kullanımına dair herhangi bir kayıt veya belge bulunmadığına göre, “konjenital rubella sendromu”nu önlüyoruz diye okul çağı kız çocuklarına uygulanan KARMA MMR (KKK) aşılarının markası, hangi suş virüsleri içerdiği veokullarda girişien bu aşı kampyansında vurulan MMR aşısının çocuklar için KAÇINCI kızamık (ve eşlikçileri) aşısı olduğunun kaydedilip kaydedilmesiğinin bakanlığa ve sağlık personeline sorulması gerekir. Elde olmayan veriler:

Türkiye’de konjenital rubella sendromuna bağlı sekel yüzdesi/adedi kaçtır? Sırf MMR aşısına yol açılabilsin diye yine olmayan bir sağlık sorunu var mı kabul edildi? Böyle bir sorun varsa, Sağlık Bakanlığı’nın resmi verileri, istatistikler nerede?

Eski Sağlık Bakanı Recep Akdağ: “2007 Yılının ilk 10 Ayında Türkiye’de Görülen Kızamık Vakasının Sadece 3 Olduğunu Belirterek, “2010 Yılına Kadar Kızamık Hastalığını Ülkemizden Tamamen Yok Etme Hedefine Oldukça Yaklaştık”, dedi.

%97’lerin üzerinde kapsayıcıkıl ornaı ile defalkarca aşılanan popülasyona rağmen kızamık yok edilebildi mi? Peki ya artık tarihe karışmış olması gereken SSPE vakaları? Var mı yok mu? Görülme hızı arttı mı azaldı mı? Peki ya kardeşi Otizm ve spektrum dolusu eşlikçi rahatsızlıklar?

Ülkede sağlığı elimine ettik mi?

 

1998 – 2006 9. Ay ve İÖ 1. Sınıfta tekli kızamık ve karma kızamık-kabakulak-kızamıkçık aşılamaları 2003-2006 döneminde 15 yaş altındaki çocuklara ek bir doz kızamık aşısı [bu kaçıncı ve hangi aşı?] uygulanarak aşılama %96.2’ye çekilmişken bir bakıyoruz:

2004SSPE bildirimi zorunlu hastalıklar arasına alınıyor.

Recep Akdağ’ın açıklaması: “2003’te okul çağındaki 10 milyon çocuk kızamıkla aşılandı (MV) mi yoksa MMR (KKK) mı kullanıldı ve hangi marka MMR kullanıldı, net biçimde açıklamalılar); 2004’te 9 milyon çocuk daha aşılayacağız.”
Hatırlayınız, Ceyhan’ın deneyinde de 2. doz MMR aşısını olduktan sonra çocukların %2.7’si 12 ila 36 ay içinde “kızamık” geçmişti. “Canlı” tabir edilen virüs aşılarının kızamığa yol açtığı tıbben bilinen ve kabul edilen bir durumdur. Sağlık Bakanlığı ve Ceyhan önderliğindeki uzmanlar kurulunun SSPE’ye aşı değil, kızamık yol açar savunması bu yüzden geçerli değildir. SSPE geçirmiş çocuklardaki kızamığın aşı tipi kızamık virüsü olmadığını ispat etmeleri gerekir. 2003 yılında aşılanmış 10 milyon çocuktan 270 bininin tipik veya atipik kızamık geliştirmiş olduğunu kabul edersek, normalde oluşacak kızamık hastalık yükünün üzerine binmiş bunca vaka arasından SSPE komplikasyonuna gidenlerin olması elbette beklenilir bir sonuç olacaktır.

Kızamık aşısı ve ülkemizdeki durum, Mehmet Ceyhan
http://www.cshd.org.tr/uploads/pdf_CSH_152.pdf

Tıp literatüründe aşıya bağlı gelişen SSPE vaka oranlarının 1 milyon uygulamada 0.7 olduğunu belirttikten sonra (belirtmelerine izin verilen, hakikaten en azından birkaç yüz katını almamız gereken oranlar bunlar ama olsun) , 9 aylıkken olduğu MMR aşısından yıllar sonra SSPE geliştirdiği tespit edilen kız çocuğunun vakasını sunan Hintli hekimlerin bildiriminden hareketle, yalnız 1 senede 10 milyon çocuğa vurdukları MMR aşıları ile Sağlık Bakanlığı ve ekibinin yarattığı muhtemel SSPE vakası ve ölüm sayısı 7 olacaktır. Bizde beşikte, hatanede, okulda, yakaladıkları her noktada kızamık aşısı uygulamaya meraklı, aşı iştahlısı sağlıkçılarımızın elinde kaç defa aşılandıklarını kendilerinin de bilmediği çocuklar arasında zaiyatın çok daha yüksek olmasını beklemek yanlış olmaz.

MMR ve türevi kızamık aşıları kızamığa yol açıyor mu açmıyor mu?

Merck’e ait ProQuad (MMR-V) prospektüsüne göre aşının kullanımı sonrası kaydedilen rahatsızlıkalrın başında… (drum roll please…) SSPE geliyor?! Bu nasıl olabilir? Çünkü hep söylediğimiz ve lkiteratürde de kayıtlı olduğu ve prospektüste de yazdığı üzere aşılar bizzat kızamığa ve atipik kızamığa yol açabiliyor! Aseptik menenjit VE menenjit yine, olmazsa olmaz “yan/direkt” etkimiz olarak arz-ı endam ediyor görüyoruz ki.

ABD Sağlık Bakanlığı’nın bağışıklık sistemi zayıf bireylerde kızamık kompanentli aşıların yola açabileceği aşı tipi virüse bağlı kızamık enfeksiyonunu tazminat ödenecek durumlar arasına almış olması da dikkate değer:
Kızamık aşılarının immünosüpresif etkilerine dair literatür taraması yapmayı da unutmayınız. Buna bizim “literatürde”, one-two punch deniyor.

Urabe suşlu KKK/MMR aşısı ile, 10 milyon çocuk aşıladık diye ilan ettikleri sene yaratmış olmaları muhtemel aseptik menenjit vaka sayısı en muhafazakar ve pharma yanlısı oranlarla: 82.
https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/9164005/

KAYNAK: https://www.klimik.org.tr/wp-content/uploads/2013/12/%C3%96zlem-g%C3%BCzel-K%C4%B1zam%C4%B1k-a%C5%9F%C4%B1lamas%C4%B1-18.01.2014.pdf